Kilis Yardımlaşma derneği  

Sevgisiz dostluk olmaz!

Devamı  

NEVİN BALTA'NIN SON
KİTABI YAYINLANDI

 Devamı 

 Orhan SELEN

Devamı

   “YÜREKLER HANGİ ÖRSTE BU SU VEREN USTA KİM?
     FECRE BAYRAK ASMIŞLAR DÖRT BUCAK YEDİ İKLİM.
     AYAĞA KALK ASLANIM, HAZIR OL, SELAMA DUR
     MERCİDABIK’TAN GEÇTİ BÜYÜK HAN SULTAN SELİM.”
                                                             Seyfettin Başcıllar


   Mercidabık Meydan Muharebesi başladığı yıllarda Kilis’in yaşam tarzına ve kültürel gelişimine bir göz atalım.

   Kilis, savaşın başladığı yıllarda köy-kent durumunda bir yaşam sürdürmekteydi. Bugün Suriye topraklarında kalmış olan Azez nahiye niteliğinde olup, 95 köy buraya bağlıydı. Bir çoğu şimdiki Polatlı beldesi gibiydi. Kilis ise özel bir konuma sahip olduğu görülmekteydi. Çünkü yakınlığı ile bilinen Azez, Kilis’e 18 km. Uzaklıkta olmasına rağmen, ona bağlı olmayıp, doğrudan Halep’e bağlıydı. Bu konuda görüş bildiren uzmanlar, Kilis’in bir çok konuda kültürel gelişme göstermesinin Halep’e bağlı olmasından ileri geldiğini söylemekteler. Azez ise o tarihlerde ancak 3 mahalleden oluşan bir nahiye durumundaydı.

  Peki Mercidabık Meydan Muharebesi nasıl başladı, nasıl ortaya çıktı ve nasıl gelişme gösterdi? Görelim.

 Yavuz Sultan Selim Han’ın Ortadoğu’daki hakimiyetini genişletmesi amacıyla; Suriye, Filistin, Arabistan Yarımadası, Mısır ve Kuzey Afrika’nın doğusuna hakim Memlükler Sultanı Kansu Gavri, 23 Ağustos 1514’te Çaldıran Meydan Muharebesi’nde Yavuz Sultan Selim Han’a yenilip kaçan Safevi hükümdarı Şah İsmail ile bir irtibat kurdu. Yavuz Sultan Selim Han, haber alma teşkilatı vasıtasıyla Şah İsmail ile Kansu Gavri irtibatını öğrenince, Vezir-i Azam Sinan Paşa’ya 40 bin kişilik bir kuvveti Safeviler üzerine gönderdi. Bu olayların ortaya çıkması harp sebebi sayılıp Mercidabık Meydan Muharebesi’ni de başlatmış oldu.

       Savaşın başlamasıyla Osmanlı Ordusu, Kilis’in Tılhabeş’ten (Yavuzlu’dan) güneye doğru yayılmış ve bir savaş düzeni olarak plan gereği konuşlanmıştı. Diğer tarafta yer alan Memlükler ise, Suriye tarafında bulunan Dabık Köyü’nden kuzeye doğru açılmıştı.

      Bu zorlu ve amansız savaş, 24 Ağustos 1516 günü ikindi zamanı sona ermiş ve kesin zaferi, Türk Osmanlı Ordusu kazanmıştır. Bu zafer neticesinde Suriye-Mısır Türk Kölemen Ordusu savaşı kaybetmiştir.

      Mercidabık Meydan Savaşı’nın zaferle bitmesinin, hem halifeliğin Osmanlılar’a geçmesini sağlamış hem de Kilis üzerinde Olumlu etkiler yaratmıştır. Özellikle Kilis, köy-kent olmaktan çıkmış, 16.ncı yüzyıl boyunca hızla kentleşme göstermiştir. Böylece Kilis’in kentleşme olayı Mercidabık’la başlamıştır.

      İşte, 24 Ağustos 1516 tarihinde zaferle sonuçlanan Mercidabık Zaferi’nin 505’inci yıldönümünü candan kutluyor, Kilis ve Yavuzlu’ya selam olsun diyorum.

      Hoşça kalın...